İngilizce 8. Sınıf 2. Ünite Kelimeleri- Teen Life Kelimeleri ve Türkçe Anlamları
Hazırladığımız içerikte 8. sınıf İngilizce dersi 2. ünite Teen life tüm kelimelerini ve bu kelimelerin Türkçe anlamlarını bulabilirsiniz. LGS sınavında bu yıl birinci dönem konularından sorulacak. Bu sebeple çocuklarımızın İngilizce birinci dönem konularını mutlaka tekrar etmeleri gerekir. Kelime bilgisini arttırmak İngilizce öğrenimi ve sınav sorularına doğru cevap vermeyi kolaylaştıracaktır.
after-school activities : okul sonrası etkinlik
always : her zaman
application : uygulama
archer : okçu
archery : okçuluk
backpack : sırt çantası
be fond of : -e düşkün olmak
be keen on : -e düşkün olmak
beatbox :
behave : davranmak
boring : sıkıcı
burn : yanmak, yakmak
campfire : kamp ateşi
can’t stand : tahammül edememek, katlanamamak
chat : sohbet etmek
classical : klasik
compass : pusula
contact : iletişim
countryside : kırsal bölge
energetic : enerjik
equipment : araç-gereç, malzeme, ekipman
everybody : herkes
exciting : heyecan verici
fairly : oldukça
feed : beslemek
fit : zinde
fizzy drink : gazlı içecek
fresh-squeezed : taze sıkılmış
fun : zevkli, eğlenceli
gain : kazanmak, elde etmek
get dressed : giyinmek
go bowling : bovlinge gitmek
go shopping : alışverişe gitmek
goal : gol, sayı, hedef
greet : selamlaşmak, selam vermek, karşılaşmak
harmonic : uyumlu
healthy metal : ağır metal yada bir tür rock müzik
heritage : miras
huge : kocaman
in a hurry : telaş içinde
indoor activities : kapalı alan aktiviteleri
insult :hakaret etmek, aşağılamak
interested in: ilgi duymak
jazz : jaz müzik
language : dil, lisan
lend: ödünç vermek
map : harita
match :kibrit
movie theater :sinema
never : asla
news : haber
often : sık sık
on foot : yaya olarak, yürüyerek
once : birkez
opera : opera
outdoor activities: açıkhava aktiviteleri
pay attention: dikkate almak, kulak vermek
pick up : almak (bir yere gelip/gidip birini)
pitch: kurmak
pocketknife: çakı
pool : havuz
prefer : tercih etmek
prepare: hazırlamak
rarely : seyrek
realistic : gerçekçi
relative : ilişki
relaxing : dinlendirici, rahatlatıcı
respectful : saygılı
reward : ödül
rhythm : ritim
ridiculous : gülünç, saçma
rope: ip
rugby: ragbi
serious : ciddi
set goal : hedef belirlemek
skate: paten kaymak
skydiving: hava dalışı
sleeping bag: uyku tulumu
snob: burnu havada
sometimes :bazen
speak: konuşmak
surf the internet / surf on the net: internette gezinmek
survey : araştırma, anket
take a bath : banyo yapmak
teen life : genç hayatı
teenager: genç, ergen
tent: çadır
terrific : müthiş, olağanüstü
torch: el feneri
traditional meal: geleneksel yemek
train : tiren
training: idman, egzersiz, antrenman
trendy : modaya uyan, son moda
twice : iki defa
types of music : müzik tipleri
typical : tipik
unbearable: katlanılmaz, dayanılmaz
usually : genelde
vacation: tatil
what’s up?: n’aber?
wonderful : olağanüstü
