Rum Suresi, Kur’an-ı Kerim’in 30. suresidir. Toplam 60 ayetten oluşur ve Mekke döneminde indirilmiştir. Adını, ikinci ayette geçen Rum (Bizans) kelimesinden alır. Bu surede, Rumların Perslere karşı yenilgilerinden sonra birkaç yıl içinde galip gelecekleri müjdelendiği gibi, müminlerin de Allah’ın yardımıyla kâfirlere karşı zafer kazanacakları haber verilmektedir. Ayrıca, Allah’ın varlığı, birliği, kudreti ve rahmeti; insanın yaratılışı, ölümü ve dirilişi; ahiret hayatı ve hesap günü gibi temel inanç konularına da değinilmektedir.
Rum Suresi Okunuşu
Ve hum min ba’di ğalebihim se yaglibune.
Fi bid’i sinine. Lillahi’l emru min kablü ve min ba’du. Ve yevme izin yefrahu’l mü’minune.
Bi nasrillah. Yensurü men yeşaü. Ve hüvel azizür rahim.
Va’dallahi. La yuhlifullahu va’dehu ve lakinnekseran nasi la ya’lemune.
Ya’lemune zahiran minel hayatid dünya ve hum anil ahirati hum ğafilune.
E ve lem yetefekkeru fi enfüsihim. Ma halakallahu’s semavati vel erda ve ma beynehüma illa bil hakkı ve ecelin müsemmen. Ve inne kesiran minen nasi bi likai rabbihim le kafirune.
E ve lem yesiyru fil erdi fe yenzeru keyfe kane akıbetüllezine min kablühüm. Kenu eşedde minhüm kuvveten ve esaru’l erda ve emeruha eksara mimma emeruha ve caehüm rusulühüm bil beyyinati fe ma kane allahu li yazlimehüm ve lakinn kanu enfüsehüm yazlimune.
Sümme kane akıbetüllezine esau’s seüe en kezzebu bi ayatillahi ve kanu biha yestehziune.
Allahu yebdeul halka sümme yüıyduhu sümme ileyhi türceune.
Ve yevme tekumu’s saatu yebsirul mücrimune.
Ve lem yekun lehüm min şürakeihim şüfeaü ve kanu bi şürakeihim kefirine.
Ve yevme tekumu’s saatu yevme izin yeteferrakune.
Fe emmellezine amenu ve amilus salihati fe hüm fi ravdati’y yühberune.
Ve emmellezine keferu ve kezzebu bi ayatina ve likai’l ahirati fe ülaik fi’l azabi muhdarune.
Fe sübhanellezi bi yedihil melekutü külli şey’in ve ileyhi türceune.
Rum Suresi Türkçe Anlamı
Rahmân ve Rahîm (olan) Allah’ın adıyla.
Elif, Lâm, Mîm.
Rum (Bizans) yenildi.
Yenilmelerinden sonra birkaç yıl içinde onlar galip geleceklerdir.
İş baştan da Allah’ındır, sondan da… O gün mü’minler Allah’ın yardımıyla sevineceklerdir.
Allah dilediğine yardım eder. O Azîz’dir, Rahîm’dir.
Allah’ın vaadi (gerçektir). Allah vaadinden dönmez; fakat insanların çoğu bilmezler.
Onlar dünya hayatının görünen (yüzünü) bilirler de âhiretten gâfildirler.
Kendi kendilerine hiç düşünmediler mi? Allah gökleri, yeri ve ikisi arasındakileri hak olarak ve belli bir süre için yaratmıştır. Gerçekten insanlardan çoğu Rablerine kavuşmayı inkâr etmektedirler.
Yeryüzünde dolaşıp da kendilerinden öncekilerin sonunun nasıl olduğuna bakmadılar mı? Onlar kendilerinden daha güçlü idiler, yeryüzünü kazıp altını üstüne getirmişlerdi. Kendilerine apaçık âyetler getiren peygamberleri de Allah’a karşı haksızlıkla suçlamışlardı. Allah onlara zulmetmedi, fakat onlar kendilerine zulmediyorlardı.
Sonra inkâr edip kötülükleri işleyenlerin sonu, âyetlerimizi yalanlamaları ve onlarla alay etmeleri sebebiyle helâk olmaları oldu.
Allah yaratmayı başlatandır, sonra onu iâde eder, sonra da O’na döndürüleceksiniz.
Kıyamet saati kopunca suçlular (bunun) gerçek olduğunu göreceklerdir.
Onların Allah’a ortak koştukları şeylerden kendilerine şefaatçılar olmayacak, onlar ortak koştukları şeyleri inkâr edeceklerdir.
Kıyamet saati kopunca o gün onlar ayrılacaklardır.
İman edip sâlih ameller işleyenlerse, cennet bahçelerinde ağırlanacaklardır.
İnkâr edip âyetlerimizi ve âhirete kavuşmayı yalanlayanlara gelince, işte onlar azaba sunulacaklardır.
Öyleyse her şeyin mülkü elinde bulunan ve hepinizin O’na döndürüleceği Allah’ı tesbih edin.
Rum Suresi fazileti
Resûlullah (s.a.v) buyurdular ki: “Kim sabah namazından sonra Rum Suresi’ni okursa, o gün akşama kadar Allah ona yeter. Kim de akşam namazından sonra okursa, o gece sabaha kadar Allah ona yeter.”