Sefiller Özet – Sefiller Kitabı Özeti

Bu sayfada Sefiller özet indir, sefiller kitap özet kısa, Sefiller özeti, Sefiller kitap özeti, Sefiller roman özeti, sefiller kitap özeti ödev, sefiller roman incelemesi bulunmaktadır.

*Victor Hugo *
Sefiller Kitap Özeti

Romanın konusu 18oo’lü yılların başında geçmektedir. Başkahramanımız Jean Valjean anne ve babasını erken yaşta kaybetmiştir.  Kız kardeşinin eşi de öldüğü için kendini onun çocuklarına adamıştır. Jean Valjean yeğenlerinin aç karınlarını doyurabilmek için ekmek çalar fakat bu sırada yakalanır. Hırsızlık suçundan beş yıl mahkum olur. bir somun ekmekten dolayı kürek cezasına çarptırılmış ancak defalarca kaçma teşebbüsünde bulunduğundan cezası katlanmış ve on dokuz senelik hapisten sonra inançlarını yitirmiş, topluma öfke ve kin duyarak tahliye olmuştur.

Cezası bitip yeniden özgürlüğüne kavuştuğunda artık Jean Valjean çok farklı biridir. Yeniden hayata tutunmaya çalışır fakat eski bir mahkum olduğu için toplum tarafından dışlanır. herkes ona kötü gözle bakar. Kimse bir şey vermek, hatta karşılaşmak bile istemez.

Ne açlığını giderebilecek ekmek ne de soğuk günlerde ısınabilecek bir yer bulabilir. Sonunda yolu bir piskopos (papaz) ile kesişir ve piskopos ona yemek ve yatacak yer verir. Fakat gerek hapishane döneminde gerekse sonrasında yaşadıkları Jean Valjean’ın tüm insanlığını yitirmesine neden olur ve piskoposa ait tüm gümüşleri çalarak kaçar. Yakalanır. Fakat papaz kendisini affeder. Piskopos durumu görünce gümüşleri kendisinin verdiğini, hırsızlığın söz konusu olmadığını söyleyerek onun serbest bırakılmasını sağlar. Dahası ona iki gümüş şamdan daha verir ve karşılığında tek bir şey ister. Tüm bu gümüşleri iyi bir insan olma yolunda kullanmasını ister. Bu olay Jean Valjean’ın yok olan insanlığını yeniden kazanmasını sağlar.

Yıllar geçer ve Jean Valjean sahte bir kişilik ile iş hayatına atılır ve çok başarılı olur. Belediye başkanı olur. O artık zengindir ve kasabanın en yardımsever ve sevilen kişilerinden birisidir. Fakat geçmişi onu takip etmeye devam eder ve onun gerçek kişiliğinden sadece polis şefi Javert şüphelenir. Fakat Jean Valjean’ın unvanı nedeni ile elinden bir şey gelmez. Bu zaman diliminde Jean Vajean’ın gelecek hayatını etkileyen bir kadın hayatına girer.

Fakir bir işçi olan Fantine’nin küçük bir kızı vardır. Eşi öldüğü için çalışmak zorunda kalan Fantine Mösyö Madeleine’nin fabrikasında çalışmaya başlar. Buraya gelirken kızı Cozette’i, bir hancıyla karısının yanına bırakır. Hancıyla karısı Cozette’e bakmak için annesinde çok para alırlar. Ayrıca küçük kıza hiç de iyi bakmazlar. Bu arada Jean Valjean da Mösyö Madeleine ile tanışır.

Babası belli olmayan bir çocuğa kimse pek sıcak bakmaz. Fantine bu yüzden işini kaybetmek zorunda kalır. Çocuğuna bakabilmek için her şeye yapmaya hazırdır ve bu sebeple  hayat kadınlığına sürüklenir. Hasta da olur. Günün birinde tutuklanma tehlikesine karşı onu Jean Valjean, Fantine’i kurtarır ve hastaneye yatırır. Fakat Fantine yaşadıklarına daha fazla dayanamaz ve ölür. Jean Valjean’dan kızına sahip çıkmasını ister.

Jean Valjean’ın hayatı temiz kalbi nedeni ile bir kez daha değişir. Kendisine benzeyen ve Jean Valjean olduğu iddiası ile masum biri tutuklanır. Kendi yerine başkasının tutuklanmasını vicdanına sığdıramaz ve gerçek kimliğini açıklar. Yakalanan Jean Valjean müebbet sürgüne gönderilir. Sürüleceği yere gemiyle gidecektir.

Gemide, geminin ana direğine çıkmış olan bir gemici denize düşer. Adam düşerken kollarını kaldırır ve bir yelken halatını yakalar. Halat pek incedir. Uzun süre adamı çekemeyecektir. Jean Valjean subaydan izin alıp gemiciyi kurtarır. Ama kendisi denize düşer. Cesedini ararlar ama bulamazlar. Onlar yollarına devam eder. Jean Valjean ölmemiştir, yaşamaktadır.

Fantine verdiği sözü yerine getirebilmek için bir kez daha kaçar ve Cosette’yi himayesi altına alarak yeni bir hayata başlar.

Zaman ilerler. Cosette artık büyümüş ve güzel bir kız olmuştur. Cozette manastır okulunu bitirince Ouest sokağında bir eve taşındılar. Jean Valjean, Fauchelevent ismini kullanmaktadır.
Cozette ile Jean Valjean her gün Luxembourg Bahçeleri’nde geziyorlardı. Burada Cozette her gün gördüğü Marius adlı çocuğu sever, ona aşık olur. Jean Valjean kaçak hayatına bir şekilde devam eder fakat polis şefi Javert peşini bırakmaz. Javert, Jean Valjean’ın izini bulunca iki aşık birbirlerinden ayrılmak zorunda kalırlar. Bu sırada ihtilal başlar ve Marius ayaklananların arasında yer alır.
Jean Valjean Mariusun ölmek için savaşa katıldığını öğrenince o da savaşa katılır ve Marius’u kurtarır.

Ayaklanma sırasında Javert yakalanır ve esir düşer. İdam edileceği zaman Jean Valjean ortaya çıkar ve idam etme görevi ona verilir. Fakat Jean Valjean, Javert’in kaçmasına izin verir. Bu sırada ihtilal sert bir şekilde bastırılır ve Marius yaralanır. Onu ölümden ise yine Jean Valjean kurtarır. Marius’un tüm arkadaşları öldürülür ve Jean Valjean yaralı Marius’u hastaneye götürmeye kararlıdır. Fakat Jean Valjean ölümü göze alarak Marius’u hastaneye götürür ve Javert hiç bir şey yapamaz. Bunun üzerine bir görev adamı olan Javert görevini yerine getiremediği ve duygularını işine karıştırdığı için intihar eder.

Marius hastanede iyileşir ve Cosette ile evlenir. Jean Valjean, Javert’e verdiği sözü tutarak teslim olmaya gider fakat Javert’in öldüğünü öğrenir. Jean Valjean, Cozette’in bile bilmediği büyük sırrını Marius’a açar. Marius ondan nefret etmeye başlar. Cozette ile birlikte bir yıl kadar onu hiç görmezler. Jean Valjeana kızı gibi sevdiği Cozetteyi görmemek çok ağır gelmiştir. Marius ile Cozette hatalarını anlamış onu ziyarete gelmişlerdir. Jean Valjean, Cozette’i görmekle çok mutlu olmuştur ve yanında huzur içinde ölür.

Piskoposun ona hediye ettiği iki şamdanı yanından hiç ayırmamıştır ve öldükten sonra da şamdanları mezarının başucuna koyarlar.

VİCTOR HUGO’nun SEFİLLER ADLI KİTABI İLE İLGİLİ BİLGİLER

KİTABIN ADI : SEFİLLER
SEFİLLER KİTABIN YAZARI, Sefiller yazarı  :VİCTOR HUGO
SEFİLLER YAYINEVİ: Antik Yayınları
SEFİLLER YAYIN YERİ: İstanbul
SEFİLLER YAYIN YILI :2013

Sefiller, klasik kelimesini tam anlamıyla dolduran dünyaya mal olmuş bir eserdir. Çeşitli sosyo-kültürel çevrelere sahip insanları etkileyebilen bir kitap. Etkisi asırlardır devam etmektedir.

Sefiller Ana fikri: Hiçbir suçtan kaçamayız. İnsanlar ne kadar kötü gözükse de her insanın iyi bir mayası vardır. İşlediğimiz suçlar vicdanımızı sonsuza dek yaralamaya devem edecektir.

Sefiller, Victor Hugo’nun çok sevilen eseridir. Bu sayfada sefiller özet kısa, sefiller roman özet kısa, sefiller özet uzun, sefiller özet orta, sefiller kitap özeti ödev, Ortaokul lise öğrencilerinin okuyabileceği kitap özetleri, lise öğrencilerinin okuması gereken bir kitap özeti, 7, 8. Sınıf Ortaokul öğrencilerinin okuyabileceği kitap özetleri, 9 10 11 ve 12. Sınıf lise öğrencilerinin okuması gereken bir kitap özeti, sefiller kitabının özeti, sefiller romanının özeti bulunmaktadır. 

Sefiller Karakterler

Jean Valjean
Cosette’in evlatlık babası. Valjean, nefret ve aldatmaca dolu bir hayatı geride bırakan eski bir mahkûmdur ve yenilikçi sanayi teknikleriyle servetini yapar. Evlatlık kızına duyduğu sevgide ve zor durumdaki insanlara yardım etmekte kendini tatmin bulur, bu yardım hayatını ve refahını riske atmak anlamına gelse bile. Valjean, polislerden kaçmak için takma isimler kullanır ve bir mahkûmun sokak zekâsını yeni bulduğu idealizm ve şefkatle birleştirir. Hayatının tamamı bir kefaret arayışı içindedir ve nihayetinde ölüm döşeğinde huzuru bulur.

Cosette
Fantine’nin kızı ve annesi öldükten sonra Valjean’ın evlatlık kızı olarak yaşar. Cosette, çocukluğunu Montfermeil’de Thénardier’lerin hizmetçisi olarak geçirir, ancak bu korkunç deneyim bile onu sert ya da sinik yapmaz. Valjean ve Petit-Picpus’taki rahibelerin bakımında Cosette nihayetinde güzel, eğitimli bir genç kadına dönüşür. Hayatının anlamını Marius’a olan aşkında bulur. Cosette masum ve uysaldır, ancak Valjean’ın yasalardan kaçışlarına katılması onun aynı zamanda zeka ve cesarete sahip olduğunu gösterir.

Javert
Yasa ve düzenin sıkı bir şekilde inanıcısı olan ve Fransa’nın sert ceza kanunlarını uygulamak için hiçbir şeyden vazgeçmeyen bir polis müfettişi. Javert, merhamet ya da acıma göstermeye kabiliyetsizdir ve işini öyle bir tutkuyla yapar ki, birini takip ederken neredeyse hayvani bir nitelik kazanır. Özellikle Valjean’ı yeniden yakalamak için güçlü bir arzu besler; Valjean’ın kaçışları ve refahını adalete bir hakaret olarak görür. Sonunda, Valjean’ın cezalandırılmayı hak edip etmediğini kesin olarak söyleyemez. Bu belirsizlik, Javert’in hayatını dayandırdığı inanç sistemini sarsar ve onu ikiyüzlülük ile onur arasında bir seçim yapmaya zorlar.

Fantine
Montreuil-sur-mer’den Paris’e servetini aramak için yola çıkan bir işçi sınıfı kızı. Fantine’nin Tholomyès adında züppe bir öğrenciyle olan masum ilişkisi onu hamile ve terkedilmiş halde bırakır. Zayıf olmasına rağmen, kendini ve kızı Cosette’i beslemek için olağanüstü bir çaba gösterir. Fuhuşa düştüğünde bile, Cosette için endişelenmeyi asla bırakmaz. O, on dokuzuncu yüzyıl Fransız toplumunun, daha az şanslılar üzerinde acımasızca yarattığı yıkımın temsilcisidir.

Marius Pontmercy
Napoléon’un ordusunda bir albay olan Georges Pontmercy’nin oğlu. Marius, monarşist dedesi M. Gillenormand’ın evinde büyür. Marius, babasından ayrılmasının gerçek sebebini öğrendiğinde bir kimlik krizi yaşar ve bu kriz onu kendini keşfetme yoluna sokar. Masum bir genç adam olmasına rağmen, Marius büyük işler yapabilir ve hem barikatlarda savaşır hem de hayatının aşkı Cosette’i başarılı bir şekilde elde eder.

Piskopos Myriel
Digne’in piskoposu. M. Myriel, büyük iyiliği ve cömertliği ile cemaatinde çok popüler olan bir din adamıdır. Valjean’ı tutuklanmaktan kurtararak ve ona dürüst bir adam olarak yaşama sözü verdirerek eski mahkûmun manevi yenilenmesini başlatır ve bu nitelikleri ona geçirir.

M. Thénardier
Cosette’in koruyucusu ve işkencecisi olarak ilk kez görünen zalim, sefil, para düşkünü bir adam. Thénardier, kimden para sızdırabiliyorsa sızdırır ve sık sık en yüksek teklifi verene muhbirlik yapar. Planları hırsızlıktan dolandırıcılığa ve cinayete kadar uzanır ve Paris’in yeraltı dünyasıyla güçlü bağları vardır. Açgözlülüğün kör ettiği Thénardier, diğer insanları sevmekten acizdir ve her dakikasını para peşinde koşarak geçirir.

Mme. Thénardier
M. Thénardier’in karısı. Mme. Thénardier kocası kadar kötüdür ve Cosette’e işkence etmekten özel bir zevk alır. Yıllar geçtikçe, kocasının en sadık suç ortağı olur ve Valjean ve Cosette’i soymaya yönelik planlarına özellikle heveslidir.

Éponine
Thénardier’lerin en büyük kızı. Éponine, ailesine hırsızlık yapmalarında yardımcı olan sefil bir yaratıktır, ancak Marius’a olan aşkı sayesinde sonunda kurtuluşu bulur. Kimsenin kurtuluşun ötesinde olmadığını kanıtlar ve nihayetinde romanın en trajik figürlerinden biri olarak ortaya çıkar.

M. Gillenormand
Marius’un doksan yaşındaki anne tarafından büyükbabası. Gillenormand, Marius’un babası Georges Pontmercy’yi, Marius’un bu işten etkileneceğinden korktuğu için onunla görüşmesini engeller. Sadık bir monarşist olan Gillenormand, Fransız Devrimi’ni tamamen reddeder ve ayrıca Pontmercy’nin Napoléon yanlısı görüşlerini de reddeder. Gillenormand’ın sınıfçı görüşleri bazen Marius’u rahatsız etse de, gerçekten torununu sever ve sonunda Marius’u mutlu etmek için gerekli olanı yapar.

Gavroche
Thénardier’lerin en büyük oğlu. Gavroche, küçük yaşta evden kovulur ve bir Parisli sokak çocuğu olur. Hayatın küçük zevklerinden hoşlanan ve kendisinden daha az şanslı olanlara olağanüstü bir cömertlik gösteren mutlu bir çocuktur. Aynı zamanda korkusuz ve cesurdur ve bir silahı olmasa da barikatta belirleyici bir rol oynar.

Albay Georges Pontmercy
Napoléon’un ordusunda bir subay ve Marius’un babası. Pontmercy, Waterloo Savaşı’nda ağır yaralanır ve Thénardier’in hayatını kurtardığına yanlış bir şekilde inanarak Marius’tan bu borca saygı göstermesini ister. Pontmercy’nin kişisel hayatı hakkında çok az şey bilmemize rağmen, politikaları genç Marius’u büyük ölçüde etkiler.

Enjolras
ABC’nin Dostları’nın lideri. Enjolras, radikal bir öğrenci devrimcisidir. Hem vahşi hem de güzeldir. Courfeyrac ve Marius ile birlikte Enjolras, barikattaki ayaklanmayı yönetir.

Fauchelevent
Valjean, Montreuil-sur-mer’in belediye başkanı iken Valjean’ı eleştiren biri. Fauchelevent, Valjean’ın onu bir araba kazasından kurtarmasıyla Valjean’a borçlanır. Yıllar sonra tekrar karşılaştıklarında, Fauchelevent, Valjean ve Cosette’i bir manastırda saklayarak bu iyiliği geri öder.

Petit-Gervais
Valjean’ın Digne’den ayrıldıktan kısa bir süre sonra soyduğu küçük bir çocuk.

Champmathieu
Valjean’a çok benzeyen ve bu yüzden Valjean olarak tanımlanan, yargılanan ve neredeyse mahkûm edilen fakir, eğitimsiz bir adam. Champmathieu, kendini savunacak kadar zeki olmadığını kanıtlar ve bu durum Fransız adalet sisteminin duyarsızlığını ortaya koyar.

M. Mabeuf
Marius’a babası hakkında gerçeği söyleyen bir kilise hizmetlisi. Mabeuf ve Marius zor zamanlarda arkadaş olurlar ve Mabeuf daha sonra barikatta kahramanca bir ölümle hayatını kaybeder.

Patron-Minette
Aslında dört kişi olan Patron-Minette, Paris’in suç dünyasında o kadar sıkı bağlara sahip bir suç çetesidir ki, dört üyesi—Montparnasse, Babet, Claquesous ve Gueulemer—aynı şiddetli canavarın dört kafası olarak tanımlanır. Patron-Minette, Paris’in bir bölgesindeki tüm suçları kontrol eder ve Thénardier’lerin Valjean’a yönelik pusuya yardım eder.

Felix Tholomyès
Fantine’nin Paris’teki sevgilisi. Tholomyès, Fantine ile olan ilişkisini onun kadar ciddiye almayan zengin bir öğrencidir.